1. Maddiyat! ..
değil tabii ki!
Herkesin aklına gelen ilk önce tabi ki Euro ve aylık harcamalar.
Hiçbirimiz Erasmus gibi önemli bir deneyimi yaşayacağımız yerin pahalı olmasını
ve sıkıntı çekmek istemeyiz. Bunun yanında bu sene belirlenen ve Ulusal Ajans tarafından
açıklanan ülke-hibe tablosuna göre ilk tercih edilen kuzey ve güney Avrupa
ülkelerinin hibeleri 500 Euro olmuş durumda. 500 Euro bu ülkelerin en pahalısı
olan İsveç için bile oldukça doyurucu.
500 Euro doyurucu dedim ama neye göre kime göre? Çok gezen çok
harcayan batar. Ama doruklarda gezmeyen e az biraz da aile desteği alan kişiler
için yeter.
2. Gideceğiniz ülke
değil de şehir…
Şehir önemli şehir. Sonuçta Almanya’ya gitmek var Almanya’ya gitmek
var. Avrupa’nın international öğrenci kabul eden okullara sahip bir sürü küçük
şehri ve kasabası var. Ama bazılarının havalimanı yok hatta havalimanına en
yakın olduğu şehre ulaşımı bile neredeyse yok.
Bu açıdan bakılacak olursa siz Erasmus’a gittiğiniz şehirde en çok
vakit geçireceksiniz, doğru. Ancak minimum %40’ını gezmeye ayıracaksınız bu
zamanının. Eğer size ucuz uçak bileti bulduğunuzda , havalimanına ulaşmak için
bir o kadar daha masraf ettirecekse gideceğiniz şehir, hiç anlamı yok.
3. Bölüm- okul
örtüştü mü?
Teknik bölümde okuyanların daha çok tercih ettiği ülkelerden biri
olan Almanya gözümüzün nuru. Hemen her şehrinde havalimanı bulunur, çoğu şehri
de ucuzdur. Bir de teknik üniversiteleri vardır ki herkes özenir. Avrupa’nın
diğer ülkelerinden bile sırf mühendislik , işletme gibi bölümleri okumak için
Almanya’ya gelirler. Bunun altın bir nimet olduğunu bilelim.
Belçika, Almanya gibi sanayi ve üretim ağırlıklı ülkeleri işletme
okuyanlarımız , uluslararası ticaret veya ilişkiler okuyanlarımız çoğunlukla
tercih edebilirler.
4. “Okul önemli
değil ya”cılardan mısınız?
Üzgünüz ama okul önemli. Misal ben Brugge/Belçika’da Erasmus
öğrencilerinin çok tercih ettiği ve çok kontenjan ayrıldığı bir ünide yaptım.
Sayfalarca yazdığım ödevler, sabah 9 akşam 5 haftanın 5 günü okul üstüne staj
gibi çok yoğun , intense bir eğitim aldım. Aktif katılımın sınıf geçmek için
kriter olduğu bir dönemdi yani.
Bölüm okuyanlarımız içinse durum biraz farklı. Tarih okuyan
arkadaşlarımız ya da coğrafya gibi araştırmaya dayalı bölümler Yunanistan gibi
antik kentleri tercih ediyorlarmış. Bunun istatistiklerine ulaştım ve şaşırdım.
Böyle düz olmasını beklemezdim.
Tıp okuyanlarımız Polonya , Portekiz, Finlandiya gibi ülkelere
gönderiliyorlar. Ortak noktasını henüz çözmüş değilim.
Eğitim bölümlerinde , mütercim- tercümanlık bölümlerinde , hukuk, hemşirelik gibi dünyanın her yerinde en çok kontenjan ayrılan bölümlerde okuyanlar için İtalya, İspanya , Hollanda , Romanya, Portekiz gibi merkezi ülkeler tercih edilmeli. Verdikleri eğitimin evrenselliği, bu bölümlerin de ortak dilleri olduğundan daha verimli olacaktır.
5. Dilini bildiğiniz
yer önceliğiniz olsun.
Dil bilmek derken seviyeniz ne olursa olsun, Erasmus sınavına
girerken kullandığınız dilinizi üst düzeye çıkarmak için anadil olarak
konuşulan ülkeler önceliğiniz olsun. Böylece hem CV’nizi hem de kişisel dil
becerinizi geliştireceksiniz.