2 Şubat 2017 Perşembe

| Erasmus | Belçika'daki günlerim!

 Belçika'daki 3. günüm bugün ve her şey yolunda. Burada her şehir her sokak ayrı güzel kesinlikle. Hava gerçekten çok soğuk bugün biraz güneş göründü ancak hiç etkisi olmadı. Tüm Antwerp'ü donarak gezdik diğer günler gibi.
  Evet anlaşılacağı üzere bugün Anterp'ü gezdik. Dün de Kortrijk'deydik. Antwerp gördüğüm en güzel yerlerden biri. Aşırı güzel mimariler çok süslü kiliseler tarihi sokaklar hepsi birbirinden güzeldi. Belçika'nın özelliği genel olarak bu aslında her yer tarihi. Yeni binalar bile eski görünümlü yapılmış ve şehrin eski haliyle yeni hali iç içe. Her sokak tarihi. Herhangi bir evin önünde duran ve o evi anlatan bir rehberle karşılaşma olasılığınız yüksek. Çünkü normal bir ev bile aslında tarih burada.
  Antwerp'te aslında şehri 2 ye bölen bir nehir mevcut. Bu nehrin özelliği nehir boyunca iki yakayı bağlayan bir köprünün bulunmaması. Sebebi ise şehrin bir yakasını Almanlar diğer yakası ise Flamanlar işgal ediyor. Böyle olunca da iki düşman birbirine bağlanmak istemiyor tabi ki. Tabi o zamandan bu zamana çok şey değişiyor ancak tarihi korumak adına yine de köprü inşa edilmiyor. Şehrin iki yakasında da karşılıklı şekidle yapılmış kahverengi binaların arasından denizaltı köprü kuruluyor. Bu köprüyü sadece yayalar ve bisikletliler kullanabiliyor ve yeraltına inmek için çok eski yürüyen merdivenler ya da 40 kişilik devasa bir asansörü kullanıyorsunz. Bu asansörün içine 40 insan sığabiliyor yani aşırı büyük bir asansör. Ve aynı zamanda acil durumlar için de mini ambulans dedikleri ve buraya ait olan bir ambulans sığabiliyor. Tünelin bir ucndan diğer ucuna 1,5 saat süre ile yürüyerek ulaşabiliyorsunuz.

   Aynı zamanda Antwerp'te bol bol fotoğraf çekebiliyorsunuz. Her adımınızda güzel fotoğraf çıkabiliyor. Şehrin ortasında kocamandan da kocaman bir kilise bulunuyor. İçini gördüğümde nereye bakacağımı şaşırmıştım çünkü her yer süslüydü her yerde bir yaldız ya da statü bulunuyor.

  Bu arada Antwerp'te herhangi bir evin ya da dükkanın köşesinde Meryem heykeli görmeniz çok olası. Hemen her binada gösterişli bir Meryem heykeli görebilirsiniz.

  Belçika'daki ilk biramı Kortrijk'te ilk waffle'ımı ise Antwerp'te aldım. Bira kirazlıydı ve sadece kiraz suyu gibiydi alkol oranı yüksekti tadı da enfesti. Waffle ise sade denedim ve çok doyurucuydu. 2.50 Euro'ya sadece waffle kısmını aldım ve yedim. Yanına da soda içtim ki burada sodayı sık sık göreceksinizdir.

  Aldi diye bir marketler zinciri de var Belçika'nın bu zincir çok ucuz bir market zinciri. Ve bugün ilk alışverişimi de yaptım. Yumurta , yoğurt , meyve , süt , dondurulmuş salata , konserve sebze .. ne ararsanız her şeyi Belçika'da bulabilirsiniz.

  Para çekme olayından da bahsetmek istiyorum ki burda BNP Paribas Fortis diye bir banka var Türkiye'deki TEB ile anlaşmalı. Ücretsiz şekilde para çekebiliyorsunuz ve sık sık bu bankaya rastlaycağınız için her köşe başında bulabilirsiniz.

  Ulaşım konusunda henüz bir deneyimim olmadı ancak mutlaka bir bisikletiniz olmalı burada. Çünkü hayatınızı çok kolaylaştırıyor ve her zaman lazım oluyor.

Diğer yazıda görüşmek üzere..

  

4 yorum:

  1. Merhabalar Gülşen,

    Çok güzel bir yazı olmuş. Kendim de Erasmus'ta Belçika'yı gezdiğim için anılarım canlandı :)

    edumag.net'te Erasmus yazarlarından biri olmak ister misin?

    Günlük bölümü tam senlik :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba , tabi ki isterim ! Günlük yazmak tam benlik eminim :)

      Sil
    2. Merhaba yeniden :)

      dönüşün için sağol..

      edumag'daki günlük formatı biraz daha farklı : https://edumag.net/gunlukler/

      buradan görebilirsin nasıl hazırlandığını: https://www.youtube.com/watch?v=VE9Cta3yPW4&t=4s

      eğer senin hazırladığın daha kolay geliyorsa, makale olarak da yayınlayabilirim.

      sevgiler, selamlar..

      Sil
    3. Merhaba , tabi ki yayınlayabilirsiniz çok sevinirim. Çok aceleyle yazdım ama umarım uygundur.
      İlginize teşekkür ederim.
      Sevgiler..

      Sil