Bu sene Erasmus için
başvuruların başladığından haberim oldu. Belki biraz da erkendir bilemedim. Ben
gitmeye geçen sene bu zamanlarda tam karar vermiş ve hazırlıklara çoktan
başlamıştım. Kendi deneyimlerimden biraz bahsetmek istedim.
1. Ne istediğinizden emin
olmalısınız. 😉
Öncelikle okulunuzun nasıl
öğrenci gönderdiğini bilmiyorum tabi değişiklik gösterebiliyor ama eğer sizin
seçeceğiniz bir ülkeye gönderecekse şanslısınız! Bu konuda siz şehir ve okul
belirleyip geri kalan işi okula bırakırsınız. Tabi hem iyi hem kötü olabiliyor
çünkü hangi ülke hangi şehir hangi okul derken kafalarınız yanabiliyor. Bu
aşamada seçenekleri sınırlamak yine okulunuza düşüyor. Varsa tanıdıklarınız
önceki senelerde giden öğrencilerle iletişime geçmekte yarar var. Benim okulum
ülkeyi ve okulu kendi belirleyip başvuru kağıdıma o okulu yazmamı söyledi.
Belçika'da Brugge'da çok iyi bir okula gittim ama okulla ilgili bir bilgim
yoktu. Tüm işler tamamlanana kadar okulu araştırmadım bile. Hatta Brugge'un
büyüsüne kapılıp gittiğim güne kadar okulun tam adını dahi bilmiyordum inanın.
Bu aşamada eğer size ülke seçimi için serbestlik tanıyorsa okulunuz en azından
ülkeyi kendi isteklerinize göre seçip okul işinde koordinatörünüzden yardım
istemelisiniz. Diğer türlü işin içinden çıkılmaz tabi.
2. Okul belirlendikten
sonra kabulü bekliyoruz.
En sıkıcı an. Ne vizeye
başvuru yapabiliyorsunuz ne hayal kurabiliyorsunuz bu aşamada. Tek beklediğimiz
kabul. Benim başıma da bu aşamada bir şanssızlık gelmedi. Zaten okulun
kontenjanını da tamamlamamış olduğumuz için kesin kabul alacaktım. Eğer kabul
aşamasında işleri hızlandırmak isterseniz araya siz de girerek bir kişisel
mektup yazabilirsiniz. Ya da okulun daha önce yaptıkları etkinlikleri inceleyip
bir şekilde bu etkinliklerle iletişiminiz ve ilişkiniz olduğundan bahsedebilirsiniz.
Sonuçta okul ne kadar Erasmus için olsa da yani kısa süreli de olsa öğrenci
kalifiyesinden hoşlanacaktır. Bir de bu aşamada okulunuzun sizi hangi dönem
istediği de önemli. Eğer Erasmus döneminizi hibeli ya da hibesiz uzatacaksanız
ilk dönem yani güz dönemi gitmelisiniz ki bahar dönemine uzatabilin. Tabi bu
durumda her şey isteğe göre olmayabiliyor. Benim okulum güz dönemi beni kabul
etmediği için ben bahar dönemi gitmiştim. Bu yüzden de uzatma şansım hiç yoktu.
Eğer henüz gitmeden uzatma gibi bir fikriniz varsa ya da çok soğuk bir Kuzey
Avrupa ülkesi değilse güz dönemi için başvuru yapabilirsiniz. Birçoğumuz güz
döneminde Christmas tatiline aldanıp bu dönem gitmek isteyebilir. Ancak
Avrupa'da işler o kadar değişik ki bir bakıyorsunuz 1 haftalık tatile girilmiş.
Eğitim sistemleri çok tatilli.
3.Kabul aldınız sıra
başvuru ve vizede. 👌
Vize süreci sizi ya çok
zorlayacak ya da öyle göz açıp kapatıp gezecek. Benim Belçika vizesi alırken
aşırı zorladı. En son vizesiz yeşil pasaportumla 3 aylık gidip orada vize
beklemeyi bile düşünmüştüm. Çünkü Ankara'ya gitmem gerekiyordu vize için. Sınav
haftamda Ankara'ya tek günlük gidip geldiğim ve hala ve hala belgelerimin eksik
olduğunu arayıp söyleyen bir vize şirketiyle başım dertteydi. Aslında gelecek
olan belgeleri Belçika'daki okulun postayla şirkete yollaması gerekiyordu. Ama
maalesef ilgili değillerdi bu konuda olan yine kime oldu dersiniz?
Bir de Belçika için
bazı özellikler var vize sürecinde. Mesela rödovans ücretleri , garantörlük
belgeleri, sağlık sigortası her öğrenciye göre değişiyor. Size asla bilgi
vermeden sadece birkaç belge isteyen bir şirketle karşılaştıysanız az
sabır!
NOT GİBİ NOT!
Buraya bir de not eklemek istiyorum ki vize sürecinde sadece ve
sadece VFS Global şirketiyle iletişimde olun. Diğer aracı vize şirketleri
tamamen para tuzağıdır ve genelde paranızı isteyip size asla yardımcı olmaz.
Yani internete vize yazdığınızda sizin önünüze binlerce şirket numarası çıkacak
asla ve asla itibar etmeyin. Sadece VFS Global ve sitesi. Bu süreçte VFS'nin
web sitesi sizin tek rehberiniz olabilir. Çünkü ne kadar çağrı merkezini de
arasanız size söyleyecekleri yegane şey "Web sitemizde şu şuna tıklayıp
şurada bulabilirsiniz." Ve bunu söylemek için sizi en az 8- 9 dk hatta bekletecekler.
Gerçekten çok sıkıcı bir durum en çok da vize alırken sabırlı olmalısınız. Vize
için ize blogumun biraz eskilerinde kalan Vize yazısını okumalısınız. Linki
bırakayım da kolaylık olsun hehe.
4.Hazırlık aşamasında uçak
biletiniz hazır bir de valiz kapatıldı mı oh değmeyin keyfinize.👏
Bu arada ne yaparsanız
yapın o valiz boş olsun. Ne olursa olsun götürmeyin bir şey. Ben ki 40 kilo ile
gittim. Kulak temizleme çubuğum bile vardı daha ne olsun di mi? Her şey size
ağırlık yapacak. Hayat kurtaracak birkaç şey hariç çoğu şeyi bırakın. Valiz
hazırlarken aslında çok zorlanabilirsiniz. Çünkü siz en az 5 aylığına
gidiyorsunuz ve en az 2 mevsim yaşayacaksınız. Bunun için çok değişkenlik
gösteren bir valiz hazırlamalısınız. Hava genel itibariyle Türkiye'nin neresinde
yaşarsanız yaşayın daha soğuk olacak. Bunun için de şemsiye , bot ve kaban
doldurun. Yazlık kıyafetleriniz için de elemeler yapmalısınız ki giyebilecek
misiniz çok emin değilim. Birkaç şık kıyafetleriniz olsun. Genelde hayat
kurtarıcı dediğimiz neyle takarsanız takın uyumlu olacak çantalardan olsun
yanınızda. Gittiniz ya çok da gezeceksiniz bunun için de gezilerde sürekli
döndürüp giyeceğiniz şeyleri alın valizinize. Unutmayın gittiğiniz yer de bir
yaşam yeri yani Türkiye'de işinize yarayan her türlü bakım ürününün kralını
bulacaksınız oralarda. Bu yüzden abartmayın , annelerimize de
abarttırmayın!Mesela kurulmuş turşunun ne işi var o valizde di mi?
Bu süreçte sizin
işinize yarayacağını düşündüğüm birkaç daha yazım var bunların linkini de
altlara bırakıyorum. Eğer ayrıntılarda cevaplarını bulamadığınız sorularınız
olursa bana ulaşabileceğiniz sosyal medya hesaplarım da blogun hemen sağında
efenim!
Görüşmek üzere !
Gerekli linkler ; Erasmus Macerasına Hazırlık
NOT: Erasmus periyodum boyunca gezdiğim şehir ve ülkelerin bazılarının yazılarını da blogumda bulabilirsiniz. Nasıl seyahat ettiğim, ucuza biletleri nasıl bulduğum , nerelerde konaklayıp neler yiyip içtiğim ile ilgili her bilgiyi heyecanlaniyorum.blogspot.com.tr bulabilirsiniz. 😉
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder